İstanbul’da Mutlaka Görmeniz Gereken 10 Tarihi Yapı
İstanbul, adına şiirler ve şarkılar yazılan, mavi gökkubbesi altında yüzyıllar boyunca medeniyetlerin en büyüklerine ev sahipliği yapmış büyüleyici bir şehir. İstanbul’u anlamak ve derinlemesine tanımak için onun tarihi yapılarını ziyaret etmek oldukça önemlidir. Bu yazıda, İstanbul’un en önemli tarihi yapılarını detaylı bir şekilde sizler için derledik. Bu rehber, İstanbul’u keşfetmeye başlamak için size ilham verecek bir başlangıç noktasıdır.
1. Dolmabahçe Sarayı
400 yıl kadar önce, Dolmabahçe Sarayı’nın bulunduğu alan Boğaziçi’nin en büyük koylarından biriydi. Ancak zamanla bataklığa dönüştü ve 17. yüzyılda doldurularak has bahçeye çevrildi. Bu alan, Beşiktaş Sahil Sarayı adıyla anılmaya başlandı. Sultan Abdülmecit, bu yapıları yıkarak yerine Dolmabahçe Sarayı’nı inşa ettirdi. Sarayın yapımına 1843 yılında başlandı ve o tarihten bu yana İstanbul’un en gözde mimari yapılarından biri oldu.
2. Topkapı Sarayı
Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan Topkapı Sarayı, İstanbul’un en büyük saraylarından biridir. Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetim merkezi olarak 400 yıl boyunca hizmet vermiştir. İçerisindeki çeşitli yapıların oluşturduğu kompleks, sarayı daha da büyüleyici kılmaktadır. Tarihte ilk defa Sultan Abdülmecit döneminde müze olarak ziyarete açılmıştır.
3. Ayasofya
532-537 yılları arasında Bizans İmparatoru I. Jüstinyen tarafından kilise olarak inşa edilen Ayasofya, İstanbul’un fethinden sonra camiye dönüştürülmüştür. 1453 yılından itibaren Osmanlı İmparatorluğu döneminde cami olarak kullanılmış ve 1934 yılında müze olarak ziyarete açılmıştır. Ayasofya, İstanbul’un en ihtişamlı yapılarından biridir ve görülmeden İstanbul tam anlamıyla keşfedilmiş sayılmaz.
4. Yerebatan Sarnıcı
527-565 yılları arasında inşa edilen Yerebatan Sarnıcı, bölgedeki saraylara su sağlamak amacıyla yapılmıştır. Sarnıcın yapımında kullanılan Medusa başı heykeli, sarnıcın tarihini daha da ilginç hale getirmektedir. Günümüzde müze olarak ziyaret edilebilen sarnıçta çeşitli kültürel etkinlikler de düzenlenmektedir. Ziyaretiniz sırasında suya para atıp dilek tutmayı unutmayın.
5. Kız Kulesi
Salacak açıklarında yer alan Kız Kulesi, İstanbul Boğazı’nda bulunan ve pek çok rivayete konu olan gizemli bir yapıdır. Bu kule, İstanbul’un simgelerinden biri haline gelmiş ve özellikle aşıkların uğrak yeri olmuştur. İçerisinde bir kafe bulunan kulede, boğazın ortasında kahve içebilirsiniz.
6. Mısır Çarşısı
1600 yılında Turhan Sultan tarafından yaptırılan Mısır Çarşısı, eski İstanbul’un ruhunu en iyi yansıtan yapılardan biridir. İçindeki aktarlar, şarküteriler ve çeşitli turistik eşyaların satıldığı bu çarşı, her gün binlerce ziyaretçiyi ağırlamaktadır. Çarşının renkli atmosferinde saatlerce vakit geçirebilirsiniz.
7. Galata Kulesi
528 yılında Bizans İmparatoru Anastasius tarafından inşa edilen Galata Kulesi, dünyanın en eski kulelerinden biridir. İlk yapıldığında fener kulesi olarak tasarlanmış, Osmanlı döneminde barınak ve yangın gözetleme kulesi olarak kullanılmıştır. Hezarfen Ahmet Çelebi’nin uçuş denemelerini yaptığı bu kule, 2013 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınmıştır.
8. Aya Yorgi Manastırı
Büyükada’nın en yüksek noktasında yer alan Aya Yorgi Manastırı, 1751 yılında inşa edilmiştir. Adını Kapadokyalı Aziz Georgios’tan alan bu manastır, Hristiyanlar için kutsal bir ziyaret yeridir. Türkiye’de Efes’teki Meryem Ana Evi’nden sonra en önemli ikinci hac noktasıdır.
9. Eyüp Sultan Camii
1458 yılında İstanbul’un fethinden hemen sonra inşa edilen Eyüp Sultan Camii, İstanbul’un ilk camiisidir. Haliç kıyısında bulunan camii, özellikle Ramazan ayında ve Cuma günlerinde yoğun ziyaretçi akınına uğramaktadır. Caminin yanında Eyüp Sultan Hazretleri’nin türbesi ve İstanbul’un ilk külliyesi bulunmaktadır.
10. Haydarpaşa Garı
30 Mayıs 1906’da yapımına başlanan Haydarpaşa Garı, Sultan II. Abdülhamit döneminin en önemli eserlerinden biridir. İki Alman mimar ve 500 İtalyan taş ustasının çalışmaları sonucu 1908 yılında tamamlanmıştır. İstanbul-Bağdat Demiryolu hattının başlangıcı olan gar, Selimiye Kışlası yapımına destek veren Haydar Paşa’nın adını taşımaktadır.
Bu yapılar, İstanbul’un tarihini ve kültürünü keşfetmek için harika başlangıç noktalarıdır. Şehri daha yakından tanımak ve büyüsünü hissetmek için bu tarihi yapıları mutlaka ziyaret edin.